İçeriğe geç

Gökbörü’nün İzinde Kitap Alıntıları – Ahmet Taşağıl

Ahmet Taşağıl kitaplarından Gökbörü’nün İzinde kitap alıntıları sizlerle…

Gökbörü’nün İzinde Kitap Alıntıları

Cengiz Han 1227de büyük batı seferinden döndükten 2 yıl sonra ölür. Cenazesi bilinmeyen bir yere defnedilmiştir. Çünkü onu gömen kişiler tamamen ortadan kaldırılır. Cengiz Han’ın cenazesinin yerini 8 asırdır kimse bilmez.
Türk tarihinin başlangıcında yani M.Ö 3000’lerde Afanasyevo kültürü söz konusudur ve yaklaşık olarak M.Ö 3300-1700 tarih aralığında değerlendirilmektedir. Bu kültürün merkezi Hakasya topraklarıdır. Daha sonra aynı bölgedeki Andronovo, Karasuk, Tagar Taşık kültürleriyle adım adım Türk tarihini izleriz
Çin tarihinin en büyük hanedanı Tang Türklerden aldığı askeri yardım sayesinde kurulmuştur. Bu 620’li yıllarda Kansu’daki bir harada 5000 civarında at var iken, 40-50 yıl sonra bu rakam 759 bine çıkmıştır.
Kalıntılarla birlikte gerçek uzunluğunun 8891,8 km olduğu söylenir. Ancak, günümüzde ayakta kalan kısmı 250 km kısmıdır. (Çin seddi)
Cengiz Han 1277’de büyük batı seferinden döndükten iki yıl sonra ölür. Cenazesi bilinmeyen bir yere defnedilmiştir. Çünkü onu gömen kişilerin tamamı ortadan kaldırılmıştır. Cengiz Han’ın cenazesinin yerini 8 asırdır kimse bilmez.
Altay Dağları’nda Türk isimli bir kabile ortaya çıkar. Bunu hem Türk tarihinin hem dünya tarihinin bir dönüm noktası olarak değerlendirebiliriz. İşbara Kağan’ın yazmış olduğu mektuba bakılırsa 534 yılı bu dönüm noktasına uygun bir tarihtir. Ama kesin bir tarih vermek gerekirse Türk adı, yani Gök Türkler, Çin kaynaklarında ilk defa 542 yılında geçmektedir.
Altay Dağları’nın güney eteklerinde yaşayan Tu-cüe adlı kavmin kurttan türemeleri ile ilgili köken efsaneleri Çin kaynaklarında anlatılmıştır.
Altay Dağları, Güney Sibirya’da Barnaul ve Biysk şehirlerinin güneyinden başlar. Binlerce kilometre kat ettikten sonra Gobi Çölü’nün derinliklerinde biter. Rusya Fedesrayonu, Kazakistan, Moğolistan ve Çin Halk Cumhuriyeti topraklarına dahil olacak genişliktedir.
En eski Türk kültürüne ait eşyaların bulunduğu müzelerin başında bu müzenin geldiğini söyleyebilirim. Özellikle Yenisey Yazıtları dediğimiz Eski Türkçe yazılı anıtların çoğu burada bulunur.(Sibirya-Hakasya)
Kırgızistan’da özellikle Celalabad tarafında bulunan Türk Ata Grubu diye bir grup vardır. Bunların çok ilginç bir durumları vardır. Kırgızca konuşurlar ama kendilerini Kırgızlara bağlamayıp, başka bir halk daha doğrusu Gök Türklerin devamı olduklarını düşünürler.
Orta Asya tabiri ise 1867’de Rus işgalinin ilk dönemlerinde Rusçadan stredney azii diye uydurulmuş ve diğer batı dillerinde kabul görmüştür.
1926 yılına kadar Ruslar Kazaklara Kırgız, gerçek Kırgızlara da Kara Kırgız derlerdi.
Kırgızlar, Moğol istilasından sonra kademeli olarak önce Altay Dağlarını aştılar; sonra Tanrı Dağları yakınındaki bugünkü yurtlarına doğru aktılar. Bu akış çok uzun sürdü ve nihayet 1720’lerde Kırgızların Tanrı Dağları havalisine, Doğu Türkistana, Pamir Dağlarına ve Afganistan civarına gelişleriyle tamamlandı.
M.Ö. 3000’lerde Afanasyevo kültürü söz konusudur ve yaklaşık olarak M.Ö. 3300-1700 tarih aralığında değerlendirilmektedir. Bu kültürün merkezi de Hakasya topraklarıdır.
Ortaçağlarda buraya Maveraünnehir demiştik ama bu tam anlamıyla öyle değil. Sadece bir bölgenin adı yani nehrin otesi, arkası anlamına gelen Maveraünnehir bölge için çok meşhur ve tarihi bir terimdir. Tarihin derinliklerinden günümüze kadar kullanılmıştır. Belirttiğimiz gibi efsanevi İran kaynakları bölgeye TURAN derler. Daha sonra bu bölgenin adı Türkistan olacaktır, Türk yurdu anlamındaki bu sahanın merkezi yerinde Özbekistan bulunuyor. Bu Turan halkı yani eski Özbekistan’ın yerli insanları MÖ. 5. ve 4. yüzyıllarda İran’dan Ahamenidlilere ve daha sonra İskender’e karşı mücadele etmiştir.
Cengiz Han döneminde çok sayıda Türk boyu Moğol birliğinin içerisinde yer aldı. Dolayısıyla buna Moğol Türk İmparatorluğu demek çok doğrudur.
Stalin 1937’de tıpkı Kazakistan’da ve diğer Türk kökenli bölgelerde gerçekleştirdiği gibi Kırgızistan’da da bir aydın kıyımı yapmıştır.
Almanlar dağların zirvelerinde araştırma yapıyorlardı. Çok şaşırmıştım. Biz ise Ülke olarak hiçbir şey yapmıyorduk. Türk araştırmacılar ise sadece turist gibi geziler düzenliyor, şehirlerde keyif çatıyordu. Oturdukları yerden bilgi üretiyordu.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Kökeni Karluk Türklerinden bir bey olan Timur liderliğinde 1370’lerden itibaren büyük bir devlet kurulmuş, Asya bozkırlarının son büyük imparatorluğu meydana getirilmiştir. Timur saltanatı boyunca 27 devleti idaresi altına alarak çok önemli gelişmelere sebep olmuştur.
Türk ve Sitan kelimelerinin birleşmesinden doğan Türkistan kelimesi Fars kaynaklarında Orta Asya’ ya verilen bir isimdir. Yani Türk ve İranlıların nazarında Orta Asya Türk Irani Sir Derya (Seyhun) Irmağ’nın doğusu kastedilmişse de daha sonra bu isim daha kapsayıcı şekilde bütün Orta Asya için kullanılmıştır. 19. yüzyilın 2. yarısinda bölge Ruslar tarafindan işgale başlanınca bu ad daha da kapsayici bir hale gelip sıklıkla kullanılır olmuştur. Nitekim Hindistan üzerinden hakimiyetlerini Orta Asya üzerine doğru genişletmek isteyen İngilizler de Türkistan kelimesini benimsemiş ve kullanmaya başlamışlardır. Daha sonra Rusların işgal ettiği bölgeye Batıi Türkistan, Çinilerin ele geçirdiği topraklara ise Doğu Türkistan denilmiştir.

Orta Asya tabiri ise 1867’de Rus işgalinin ilk dönemlerinde Rusça’dan “sredney azii” diye uydurulmuş ve diğer batı dillerinde kabul görmüştür. Bundan dolayı Türkistan tabiri yerine Central Asia veya L’Asie Central ifadeleri yerleşmiştir. Ülkemizde tarihimizin bu cephesi maalesef bilimsel bir şekilde gelişmediği için Türkistan kelimesi savunulamamış unutturulmaya çalışılmıştır. Aslında Orta Asya tabiri de çok yanlış değildir. Ancak Türkistan adı tarihi gerçekliği taşıması ve Türk tarihinin eski ve yeni tarafını göstermesi bakımından çok önemlidir.

Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Çin Seddi’nin neden ve kimlere karşı yapıldığı konusu tartışma ve polemik konusu da olmaktadır. Doğru olan tek şey şudur; Türklere karşı yapılmıştır.
Rusya Federasyonu’nun sınırları içindeki Altay Dağları’nda Türk boyları yaşar. Bu boyların binlerce yıl diğer Türk boylarından ayrı yaşamalarına rağmen benliklerini kaybetmemeleri, Eski Türk kültürünün özünde sağlam oluşunun delilidir.
732’de yazılan ve dikilen Kül Tegin Yazıtı Türk edebiyatının ilk eseri sayılır.
Timur’un saltanatı esasında bölge şehirleri çok kalkınmıştı. Bunlarda özellikle Semerkand, Timur’un yegane sevgilisi olarak adlandırılır. Timur işgal ettiği ülkelerdeki bilim ve sanat adamlarını toplayarak Semerkand’a getiriyor,orada bir medeniyet merkezi yaratmaya çalışıyordu.
Stalin 1937’de tıpkı Kazakistan ve diğer Türk kökenli ülkelerde gerçekleştirdiği gibi Kırgızistan’da da bir aydın kıyımı yapmıştır.
Karluklar, Karahanlı Devleti’nin alt yapısını ve ana gövdesini oluşturdu. Sır Derya’daki batılı Oğuzlar ise Oğuz Yabgu, Selçuklu, Osmanlı, Türkiye Cumhuriyeti ve Ön asya’daki birçok devletin kurulmasına sebep oldu.
1926 yılına kadar Ruslar, Kazaklara Kırgız, gerçek Kırgızlara da Kara Kırgız derlerdi . Dönemin en önemli Rus tarihçileri, Levşin, Karamzin gibi isimler Kırgız – Kazak ayrımını yapamamıştır.
Hoca Ahmed Yesevi, Türklerin dini-tasavvufi hayatında geniş ve derin etkiler yapmış ve bundan dolayı Pir-i Türkistan namıyla meşhur olmuş biridir. Mutasavvıf-şair, Yeseviyye tarikatının kurucusudur.
Bozkırlarda gezerken daima sonsuzluk duygusuna kapılmışımdır. Bazen geniş ufuklara doğru bakıp sanki orada hiçbir şey yokmuş gibi hissederim. Ancak detaylı inceleme yapıldığında oralarda birçok şeyin var olduğunun farkına varılır.
Her fırsatta Türkler, Mançular, Moğollar, Hunlar Çin Seddi’ni aşarak Kuzey Çin’e girmeyi başarmışlardır.
Çin tarihinin en büyük hanedanı Tang Türklerden aldığı askeri yardım sayesinde kurulmuştur.
Almanlar dağların zirvelerinde araştırma yapıyorlardı. Çok şaşırmıştım. Biz ise ülke olarak hiçbir şey yapmıyorduk. Türk araştırmacılar ise sadece turist gibi geziler düzenliyor, şehirlerde keyif çatıyordu. Oturdukları yerden bilgi üretiyordu.
Çin tarihinin en büyük hanedanı Tang Türklerden aldığı askeri yardım sayesinde kurulmuştur.
Her fırsatta Türkler, Mançular, Moğollar, Hunlar Çin Seddi’ni aşarak Kuzey Çin’e girmeyi başarmışlardır.
Uygur Devleti’ni kurup genişleten Bayançor ya da Moyen Çor dediğimiz kişidir.
Bilindiği gibi kaplumbağa Çin ve Budizm kültüründe uzun ömrün sembolüdür.
Cengiz Han’ın cenazesinin yerini 8 asırdır kimse bilmez.
Budist külliyelerinin Türk ordu-balık yapısı gibi iç içe iki surla çevrili olmasıdır. Dört köşede büyük dağları temsil eden kuleler ve müstakil inşa edilen işaret kalesi vardı. Pagoda mimarisinin özelliklerini taşıyan bu kuleler zamanla Uygur sanatının incelikleriyle değişti, inceldi Türk minaresine dönüştü
Türkler Müslümanlığı kabul ettikten ve şehir kültürünü oluşturduktan sonra kendi dünyalarındaki medeniyet birliğinin önemli bir noktası Doğu Türkistan olmuştur ve bu medeniyet bilhassa Doğu Anadolu’ya kadar taşınmıştır. Anadolu’da ve balkanlarda, Orta Doğu’da Türklerin meydana getirdiği medeniyet unsurlarının Doğu ucu Doğu Türkistan’dır işte, bu yüzden Kaşgar’ı gezerken Anadolu’da bir şehri gezer gibi hissettim.
Bozkırlarda gezerken daima sonsuzluk duygusuna kapılmışımdır. Bazen geniş ufuklara doğru bakıp sanki orada hiçbir şey yokmuş gibi hissederim. Ancak detaylı inceleme yapıldığında oralarda birçok şeyin var olduğunun farkına varılır.
Hoca Ahmed Yesevi, Türklerin dini-tasavvufi hayatında geniş ve derin etkiler yapmış ve bundan dolayı Pir-i Türkistan namıyla meşhur olmuş biridir. Mutasavvıf-şair, Yeseviyye tarikatının kurucusudur.
Almanlar dağların zirvelerinde araştırma yapıyorlardı. Çok şaşırmıştım. Biz ise ülke olarak hiçbir şey yapmıyorduk. Türk araştırmacılar ise sadece turist gibi geziler düzenliyor, şehirlerde keyif çatıyordu. Oturdukları yerden bilgi üretiyordu.
Uygurların yıkılmasıyla birlikte Moğolistan topraklarında elli-altmış yıl Kırgızların kağanlığı söz konusu oldu.
Gök Türklerin yıkılmasında Uygur, Basmıl, ve Karluklar önemli rol oynamışlardır.
Juan-juanların hakimiyeti döneminde Altay Dağları’nda Türk isimli bir kabile ortaya çıkar.
Moğolların günlük hayatlarında giydikleri kıyafetler, özellikle dış giysi (Moğolca del, Kazakça çapan) Gök Türk dönemi heykellerindeki kıyafetle aynı tarzdadır.
Altay Dağları’nın Türk tarihindeki yeri anlatmakla bitmez.
Ruslar Rusya’nın İsviçre’si Altay Dağları’dır diyor.
Türk tarihindeki on bilge şahsiyet kindir diye sorulsa, bunlardan birinin Tonyukuk olduğunu söyleyebilirim. Çünkü gerek iç düşmanlardan gerek dış düşmanları çok iyi tanımıştır. Bunların iş birliği yapmasını gerekli hamlelerle vaktinden önce engeller. Son derece başarılı işler yapmıştır. Bilge Kağan’ın ülkeyi Budistleştirmek istemesine karşı çıkmıştır. Sebebi de Budizim’in Türklerin yapısına uymadığını ve onları uyuşturacağını düşünmesidir. Cesaretli biçimde Bilge Kağan’ın karşına çıkarak bu konuda ülkede propaganda yapılmasını engeller.
Bilge Kağan yazıtı içerik olarak Kül Tegin ile aynıdır. Dünyanın yaratılışından, Gök Türk devleti’nin kuruluşundan ve yükselmesinden, daha sonra yıkılışından bahsedilir. Bu konular üç noktada toplanır ki devlet idaresi adına çok önemlidir. Mesala devletin yıkılışından önce kendilerini suçlarlar. Yani objektif bir değerlendirme yapar. Kağanların ve diğer yöneticilerin başarısız olduklarını söyler. İkinci olarak da kendi milletini suçlar. Burada Çin ile işbirliği yaparak devletin aleyhinde çalışan içerideki hainleri hedef gösterir. Birde Çin’e giden Türk kızlarının orada cariye olduğunu, erkeklerin ise kemiklerinin dağlar gibi yığıldığını ifade ederek acı acı yakınır.
Türk adı, yani Gök Türkler, Çin kaynaklarında ilk defa 542 yılında geçmektedir.
Moğolistan özellikle Türk adını ilk kullanan Gök Türk kağanlığının sahneye çıktığı ter olması sebebiyle de ayrı bir değer taşır. Bu bölge bünyesinde böylesine önemli bir devleti de barındırmıştır.
Baykal Gölü’ne irili ufaklı 336 ırmak ve nehir dökülmektedir. Ancak sadece bir nehir Baykal’dan doğmakta ve Yenisey’le birleşerek Kara Deniz’e (карское море-Kara Sea) dökülmektedir. Baykal gölüne dökülen ırmaklara Baykal’ın oğulları denilmekte, Baykal’dan doğan tek nehir olan ve hırçınlığı ile bilinen Angara ise Baykal’ın kızı olarak değerlendirilmektedir.
Angara sayesinde Baykal’ın suyu devamlı temizlenmektedir. Bu sebepledir ki Baykal dünyanın en temiz gölüdür. Kışın Baykal’dan alınan 15-20 cm kalınlığındaki buz kütlesini bir kitabın üzerine koyduğunuzda kitabı rahatlıkla okuyabilirsiniz. Baykal bu kadar temiz olmasını güzel kızına yani Angara Nehri’ne borçludur.
Krasnoyarsk, Türkçe adıyla Kızıl Yar demektir. Ruslar yar kelimesine ilave Rusçadan kızıl kelimesini ekleyerek bu ismi türetmiştir. Yenisey Nehri’nin ikiye böldüğü bir yer olarak, burayı İstanbul Boğazı ve İstanbul’a çok benzettim. Burası Sibirya bölgesinin üçüncü büyük şehridir.
Bu bölgede buzdolabının ısınmak için kullanıldığına dair espri yapılır. Çünkü dünyanın en soğuk yerlerinden biridir.
Çin Seddi, Türklere karşı yapılmıştır..
Altay dağlarında Altay keji dedikleri Türk kökenli topluluk başta olmak üzere Tölengitler, Kazaklar ve Şorlar gibi Türk boyları yaşar. Bu boyların binlerce yıl diğer Türk kökenli topluluklardan ayrı yaşamalarına rağmen benliklerini kaybetmemeleri, Eski Türk kültürünün özünde sağlam oluşunun delilidir.
Çin kaynaklarında hakkında 3.5 satırlık bilgi bulunan Tölengitlerin 1500 seneden beri yok olmadan hala yaşıyor olmaları Türk kabile sisteminin sıkı bir şekilde devam ettiğini göstermektedir. Neticede Altay dağları bünyesinde Türklüğün en eski izlerini kaybolmadan günümüze kadar korumuştur.
Oğuz kelimesi kabileler anlamına gelmektedir. Bundan dolayı Oğuzlar Üç Oğuz, Dokuz Oğuz gibi kabile fedarasyonları adlarıyla anılmışlardır. Kalabalık gruplar halinde yaşadıklarından dolayı hem Türk ve hem Çin kaynaklarında sık sık bahsedilmektedir.
Özbekçe’nin kökeninin Çağataycaya dayandığını biliyoruz. Çağatayca, Karahanlıcanın devamı olup, Türk dilinin önemli bir kolu olduğu gibi aynı zamanda bir kültürü de temsil etmektedir.
Bilinen ve günümüze kadar gelen en eski Türk boyu Kırgızlardır.
Manas’ın uçsuz bucaksız bozkırlarda söylenen genel bir Türk destanı olduğunu düşünüyorum.
Kırgızistan’ın %65’i Tanrı Dağları’ndan oluşmaktadır. Tanrı Dağları dediğimiz dağ silsileleri çok geniştir. Özbekistan, Kazakistan, Doğu Türkistan, Tacikistan ve Kırgızistan topraklarını kapsar.
Yusuf Has Hacib ünlü eseri Kutadgu Bilig’i Kaşgar’da yazmıştır.
Anadolu’da, Balkanlar’da ve Orta Doğu’da Türkler’in meydana getirdiği medeniyet unsurlarının doğu ucu Doğu Türkistandır. İşte, bu yüzden Kaşgar’ı gezerken Anadolu’da bir şehri gezer gibi hissettim.
Türkistan Adının Kullanımı

Türk ve Sitan kelimelerinin birleşmesinden doğan Türkistan kelimesi Fars kaynaklarında Orta Asya’ ya verilen bir isimdir. Yani İranlıların nazarında Orta Asya Türk yurdudur.

Orhun Yazıtları yaklaşık 130 yıldır dünya tarihinde, Türkolojinin temel kaynakları olarak tanıtılmakta ve okunmaktadır.
Moğalistan şartları için o dönemde rahat yaşam hiçbir şekilde mümkün değildir. Çinlilere karşı rahatlık içerisinde savunma yapmak ve savaşmak zordur.
Angara’nın Güzel Kızı ve Baykal Efsanesi

Angara sayesinde Baykal’ın suyu devamlı temizlenmektedir. Bu sebepledir ki Baykal dünyanın en temiz gölüdür. Kışın Baykal’dan alınan 15-20 cm kalınlığındaki buz kütlesini bir kitabın üzerine koyduğunuzda kitabı rahatlıkla okuyabilirsiniz. Baykal bu kadar temiz olmasını güzel kızına yani Angara Nehri’ne borçludur. Baykal bu kadar temiz olmasını güzel kızına yani Angara Nehri’ne borçludur.

Türkistan Komünist Partisi Taşkent’te Bolşevikler birinci dönem ülke toplantisını gerçekleytirdi. Aruk Türkistan Komünist Partisi, Rusya Bolsevik Partisi’nin bir parçası olarak onaylanıyor du. Bundan sonra Sovyetler, sosyalizmi bölgede gerçekleştirmek için yoğun faaliyetlerde bulunulacaklardır. Aşağı yukarı 1930-50 yılları arasında 40 bin aydın ve din åliminin Sovyetler tarafından yok edildiği söylenmektedir. Sahip olduğu kaynaklara rağmen Özbekistan’ın fakirleştiğini, Sovyet döneminde sömürgeleştiğini söyleyebiliriz. Özbeklerin kendileri, bu kaynakları bağımsız bir biçimde değerlendirme firsatı bulamadı.
Şi-anda 651 yılından itibaren Müslümanlarla ilişki başlar. Günümüzde dahi 50 bin civarında Çinli müslümanın yaşadığını görüyoruz. Burada 7 adet cami vardır. En büyük cami Eski Şehrin merkezine konuşlanmıştır. Bununla birlikte, çok sayıda tarihi eserinde günümüze ulaştığını görüyoruz.
Türk tarihindeki on Bilge şahsiyet kimdir diye sorulursa, bunlardan birinin Tonyukuk olduğunu söyleyebilirim. Çünkü gerek iç düşmanları gerek dış düşmanları çok iyi tanımıştır. Bunların işbirliği yapmasını gerekli hamlelerle vaktinden önce engeller. son derece başarılı işler yapmıştır. Bilge Kağan’ın ülkeyi Budistleştirmek istemesine karşı çıkmıştır. sebebi de budizm’in Türklerin yaşayışına uygun olmadığını ve onları uyuşturacağını düşünmesidir. Cesaret biçiminde Bilge Kağan’ı karşısına çıkarak ülkede propaganda yapılmasını yasaklamıştır.
1924 yılında bağımsız Moğolistan devleti kuruldu. 1925 yılında Burası tam bir Sosyalist ülke haline dönüştü. 1946’da İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yeniden bağımsızlığını kazandığını görüyoruz. Böylece Moğolistan, Tarih sahnesinde bağımsız bir şekilde yerini almıştır. Moğolistan günümüzdeki ile Rusya arasındaki adeta bir denge politikasının düşündü bir alandır.
Gılzai, Kalaçlardan gelen çok önemli bir Türk boyudur.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir