İçeriğe geç

Sevda Kadınları Kitap Alıntıları – Elfriede Jelinek

Elfriede Jelinek kitaplarından Sevda Kadınları kitap alıntıları sizlerle…

Sevda Kadınları Kitap Alıntıları

Kaderi olan biri varsa o erkektir ama kendisine kader tayin edilen biri varsa o da kadındır.
Paula’nın içinde o kadaaar çok aşk vardır ki artık nadasa bırakılmıştır, zahmete değer nesneler için yanıp tutuşur.
Anne, taneleri ayıklanmış boş bir taze fasulye gibidir ya da içindeki her şeyin çoktan yere düştüğü boş bir alışveriş filesi gibidir. Yırtık pırtık bir file gibi.
Erich, Paula’yı bir an bile düşünmez. Paula onun için solunan hava kadar olağandır. Paula olağan değil, farklı bir şey olmak ister.
Ölümü uzunca bir süre daha düşünmeye gerek yoktur çünkü hayat gerçek ve doğru olduğunda uzunca bir süre gelmez ölüm.
Kadınlar kendi aralarındaki benzerlikleri değil , yalnızca farklılıkları görürler. Fiziksel avantajları dolayısıyla daha iyi bir şey elde edenler onu korumak, diğerlerinden saklamak isterler, diğerleri de daha iyi olanı onların elinden almak yahut daha da iyi başka bir şeye ulaşmak isterler.
Bir kafede oturmak çok güzeldir.
Öyle güzeldir ki insan dünyaya güzel bir şeyler yaşamaya geldiğini sanır. Oysa insan dünyaya güzel olmayan şeyler yaşamaya gelir.
nefret, hızla yayılan bir yangın gibi dağdan dağa sıçrar.
ama aşkın geldiğinde acı vermesi nasıl mümkün olabilir? yalnızca gittiğinde değil de.
her sistemin, ne kadar katı olursa olsun, bir yerlerde bir boşluğu vardır, insan oradan içeri girebilir. aşk çoğunlukla bu boşlukları bulmaktan ibarettir.
bazen bir avcı avından daha kötü bir duruma düşebilir.
ölümü uzunca bir süre daha düşünmeye gerek yoktur çünkü hayat gerçek ve doğru olduğunda uzunca bir süre gelmez ölüm.
aşk geçer ama HAYAT kalır.
geleceğimizi kendimiz inşa ederiz. ancak o zaman bize ait olur, yalnızca bize.
hata yapa yapa elbette.
insan böyle akıllanır.
öyle güzeldir ki insan dünyaya güzel bir şeyler yaşamaya geldiğini sanır. oysa insan dünyaya güzel olmayan şeyler yaşamaya gelir.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
insan bir şey öğrenince önceden olduğundan daha fazlası olur. ayrıca hiçbir şey öğrenmemiş herkesten de daha fazladır.
ama daha iyi olan hayat hep başkalarının hayatıdır, kendisinin değil.
onlar evli. ikisinin de üstüne bir çizgi çekilebilir, tıpkı dünyada yoklarmış gibi.
insanın bugünü olmadığında geleceği için önlem alması gerekir.
kaderi olan biri varsa o bir erkektir. kendisine kader tayin edilen biri varsa o bir kadındır.
insanın bugünü olmadığında geleceği için önlem alması gerekir.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
kaderi olan biri varsa o bir erkektir. kendisine kader tayin edilen biri varsa o bir kadındır.
#çünkü mutlu insanlar mutsuz insanlardan daha çok iş görürler.
..
bir şeyleri nasıl öğrenecek ki?
Hata yapa yapa elbette
Insan böyle akıllanır.***`°▪
.
ama daha iyi olan hayat hep başkalarının hayatıdır, kendisinin değil..
.
En iyi hayat belki de hemen yarın başlayabilir.
kaderi olan biri varsa o bir erkektir. kendisine kader tayin edilen biri varsa o bir kadındır.
Doğa var olmanın ve yok olmanın etrafında büyük bir sır inşa etmiştir.
İnsan yalnızca kendisine hiç birşey kazandırmayan, işten ibaret bir hayat yaşarsa; işte ancak o zaman gerçek ve sürekli bir ölümle ölür. Bazen o kadar hızlı olur ki bu, yolun sonunda hayat diye bir şeyin hiç olmadığını sanır insan.
Bir insan kendi gerçekliğinde var olmayan bir şeyi zihninde canlandırdığında ortaya ne çıkar? Doğru : bu berbat durumdan hayaller çıkar
İnsan bir sey öğrenince önceden olduğundan daha fazlası olur. Ayrıca hiçbir şey öğrenmemiş herkesten de daha fazladır.
ama daha iyi olan hayat hep başkalarının hayatıdır, kendisinin değil
Gelecek lükstür. Gani gani yoktur ondan.
Maalesef hayat çoğunlukla arabayla gider, bisiklet için fazla hızlıdır. Görüşmek üzere!
çünkü mutlu insanlar mutsuz insanlardan daha çok iş görürler
aşk geçer ama HAYAT kalır.
İnsan yetinmeyi bilirse hiçlikten de bir şey doğar.
Kadınlar acı çekmek için doğmuştur, erkekler çalışmak için.
ama paula bulabileceği her yerde, daha iyi olan hayatı aramaya devam eder, ister sinemada ister yazın gelen bir misafirde. ama daha iyi olan hayat hep başkalarının hayatıdır, kendisinin değil.
“Her sistemin, ne kadar katı olursa olsun, bir yerlerde bir boşluğu vardır, insan oradan içeri girebilir. Aşk çoğunlukla bu boşlukları bulmaktan ibarettir.”
“Mutluluğun insani insanlardan oluşması, insani olmayan ipeklerden, pamuklardan ya da insani olmayan ketenlerden oluşmasından daha iyidir.”
‘Eğer bir gün hayat önünden geçerse paula onunla sohbet etmeye çalışmaz. çene çalmaktan hoşlanmaz artık.
işte hayat gidiyor paula!
‘brigitte’nin yağları şunu belirtmeye yarar: mutlu bir iş kadını, ev kadını ve anne.’
‘gerçekten de erich şarabı karısından daha çok sever, çocuklarınıysa şaraptan biraz daha fazla.’
‘paula bir köpek kadar minnettardır. paula’nın minnettarlığını izlemek zorunda kalmak korkunçtur. Minnettarlık sevince meydan vermez.’
‘paula’nın içinde hiç aşk yoktur.
paula’nın içinde bir şey varsa o da nefrettir, büyür de büyür.
bu duygular içine kendiliğinden girmemiştir, birkaç kişinin bu uğurda epey çalışması gerekmiştir.’
‘sıyrıkların, morlukların, açık yaraların ve çürüklerin düğüne kadar geçeceği umulur.
paula’nın içinde bir şarkı çalar ama çok cılızdır.
yaralar yerine yerlere kadar uzanan, beyaz, dantel bir elbise ve duvak.’
‘nefret, hızla yayılan bir yangın gibi dağdan dağa sıçrar.
paula ise yangının tam ortasındadır, hatta belki kundakçısıdır.’
‘Eğer bir gün hayat önünden geçerse paula onunla sohbet etmeye çalışmaz. çene çalmaktan hoşlanmaz artık.
işte hayat gidiyor paula!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir